Astroloji İçin Üniversite Bölümü Var Mıdır?

Astroloji ve Eğitim

  Astroloji, Güneş sistemindeki güçlerle dünya üzerindeki enerjilerin insan veya toplum üzerindeki olumlu veya olumsuz etkilerini inceleyerek yorumlayan bir düşünce sistemidir. Daha sade bir şekilde anlatmak gerekirse, astroloji bir kehanet sistemidir. Son zamanlarda sıkça gündeme gelen astroloji ve matematiksel ölçmeler, yıldızlar ve güneş uzaklıkları gibi ölçümler bu gerçeği değiştirmez.

  Bilimsel bir dayanağı olmayan astrolojinin meraklıları ise oldukça fazladır. Bu konudaki ilgisini hayatlarının ilerleyen aşamalarına da yansıtmak isteyenler, astroloji alanında bir meslek edinmeyi ve bu meslek için de profesyonel bir başlangıç yapmayı arzularlar. Peki, astroloji ile ilgili üniversite bölüm ü var mı?

 Astroloji İçin Üniversite Bölümü Var Mıdır?

  Her ne kadar dünyanın farklı ülkelerinde bu konuda eğitim veren üniversiteler olduğu şeklinde bir düşünce hâkim olsa da, aslında bu düşünce asılsızdır. Astroloji gerçek bir bilim değil, daha önce de dediğimiz gibi bir kehanet sanatıdır. Bu sebeple bazı üniversitelerde sertifika çalışmaları yapılsa da, bu alan özel bir bölüm açılarak eğitimi verilecek türden bir alan değildir.

  Son zamanlarda ülkemizde de bazı üniversiteler tarafından bu konuda bazı açıklamalar yapılsa da, YÖK tarafından bu reddedilmiş, açılan sertifika programları da kapatılmıştır. Bilimsel eğitimin savunulması gereken üniversitelerde astroloji gibi sözde bilim olarak adlandırılan bir konunun eğitiminin verilmesine karşı çıkanların sayısı gün geçtikçe artmaktadır.

  Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere gibi ülkelerde bu konuda akademik eğitim veren kurumlar elbette mevcut. Bu kurumlar ön lisans, lisans ve yüksek lisans alanlarında eğitim veriyor. Ancak bulundukları gerek ülkelerden, gerekse diğer ülkelerden bu kurumlar hakkındaki çeşitli soru işaretleri gün geçtikçe daha da artıyor.

  Astrolojinin gerek antik çağlarda, gerekse orta çağlarda insan hayatına yön verdiği, bilimin ortaya çıkmasına az da olsa katkıda bulunduğu su götürmez bir gerçektir. Ancak uzay çağını yaşadığımız bir yüzyılda kehanet üzerine kurulu bir sözde bilimle ilgili çalışmalar yapılmasına karşı çıkanlar arasında, bilim adamları önde gelmektedir. Maddi kaynakların bu tarz konular yerine bilimi ve gelişmeyi ilgilendiren alanlara yatırılması gerektiğini savunanlar da azımsanamayacak bir miktardadır.